Kıyafet bedenimiz farklı bedenlerde değişiklik gösteriyor. Normal standartlarda medium giyinen birisi başka bir markada small tercih etmek zorunda kalabiliyor. Markaların bu tutarsız beden skalası, alışveriş yapmayı daha da zor bir hale getiriyor. Bu değişkenlik, almak istediğimiz her kıyafeti üzerimizde denemek zorunda bırakıyor. Online alışverişte ise yanlış beden tercih edilen kıyafetin sonu; geri iade ile yada dolapta asla giyilmeyecekler köşesine atılması ile bitiyor. Kendi klasik bedenimize uygun olduğunu düşündüğümüz kıyafeti tercih ediyoruz fakat doğru beden olmasına rağmen dar yada geniş olabiliyor. Peki neden kıyafet bedenimiz farklı markalarda değişiklik gösteriyor?
Markaların Beden Algısı
Online alışverişi tercih edenlerin sayısı her geçen gün hız kaybetmeden artıyor. Fakat satın alınan kıyafetlerin neredeyse yüzde 40’I iade ediliyor. Markaların ücretsiz iade politikaları sayesinde çok önemsemeden alışveriş yapıyoruz. Fakat bu durum her yıl binlerce ton atığa ve karbon ayak izine neden oluyor. Aynı zamanda markalar milyarlarca dolar zarar ediyor.
Markalar, müşterilerin kendilerini daha zayıf hissetmeleri için beden ölçüleri konusunda değişiklik yapmaya başladılar. Bu durum yeni bir beden tablosunun ortaya çıkmasına neden oldu. Sonuç olarak ortaya bir beden karmaşası çıktı. Özellikle büyük beden tüketicilerin kendilerine uygun bedenleri bulması daha da zorlaştı.
Markalar, tüketicilerin ihtiyacını isteklerini karşılamak yerine beden algısını yerle bir ederek durumu daha da komplike bir hale getiriyor. Teknolojinin zirveye ulaştığı bu dönemde hala kendimiz için uygun bedeni bulmakta zorlanıyoruz.
Markalar Arasındaki Beden Farklılıklarının Nedeni Nedir?
Araştırmalara göre küçük beden kıyafetlerin satın alınma oranı daha fazla. Bundan dolayı bazı markalar geniş kalıplar tercih ediyor. Buna bağlı olarak bazı markalar, ideal olan fiziğe sahip olma arzusu üzerinden bir pazarlama kampanyası yürütüyor. Tpplumun bizlere empoze ettiği ideal vücut standartlarına uymak zorunda hissediyoruz. Kilomuzda bir değişiklik olmasa da normalde kendi bedenimizden küçük bir kıyafetin üzerimize tam olması bizi mutlu ediyor. Özellikle Amerika’da bu strateji o kadar çok kullanıldı ki tasarımcılar ortak bir beden tablosu oluşturmak zorunda kaldı. Zaman içinde ortaya çıkan beden karmaşı, saatlerimizi deneme kabininde harcamamıza neden oluyor. Kendimize uygun pantolonu bulmak için bazen üç ürün deniyoruz. Online alışverişte ise çareyi defalarca iade etmekte buluyoruz. Sonuç olarak gereksiz yere saatlerce kendi bedenimize uygun kıyafetleri bulmak için çabalıyoruz.
Daha kapsayıcı bir beden tablosu kabul görse ve markalar buna uysa işimiz çok daha koplay olurdu. Fakat yine de aynada gördüğümüz görüntü bizi her zaman mutlu etmeyebilir. Özellikle bedenimizden nefret ediyorsak markaların bu aldatmacası hoşuma gidiyor olabilir.
Alışverişte Yeni Bir Sayfa: Sanal Deneme Odaları
Markalar, tüketicilerin ihtiyacını isteklerini karşılamak yerine beden algısını yerle bir ederek durumu daha da komplike bir hale getiriyor. Teknolojinin zirveye ulaştığı bu dönemde hala kendimiz için uygun bedeni bulmakta zorlanıyoruz. Peki bu beden krizini nasıl çözeceğiz? Eğer ortak bir beden tablosunda karar kılamıyorsak bu konuda ne yapmalıyız? Bu beden karmaşının önüne nasıl geçebiliriz?
Pandemi ile adını sık sık duyduğumuz ve online kıyafet alışverişinde yeni bir dönem başlatan sanal deneme odaları, kendimiz için en uygun bedeni bulmamıza yardımcı oluyor. Bedenimiz farklı markalarda değişiklik gösteriyor olsa da kıyafetin üzerimizde nasıl durduğunu bire bir görebiliriz. Sanal deneme odaları beden karmaşasına bir çözüm olmasa da beden karmaşası yüzünden ortaya çıkan problemlere büyük ölçüde çözüm olabilir. Özellikle geri iade oranların azalmasında büyük etkiye sahip olacaktır.